Cinsel istek bozukluğu, kişinin cinsel isteğinin normalden belirgin bir şekilde azalması veya yokluğu ile karakterize edilen bir cinsel işlev bozukluğudur. Bu durum, kişinin cinsel aktiviteye veya cinsel düşüncelere ilgisizlik veya isteksizlik hissetmesi anlamına gelir. Cinsel istek bozukluğu, kişinin cinsel yaşamını, cinsel ilişkilerini ve genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.
Cinsel istek bozukluğu, yaygın olarak iki ana kategoriye ayrılır:
- Hipoaktif Cinsel İstek Bozukluğu (İstek Kaybı): Bu tür cinsel istek bozukluğu, kişinin normalden daha az cinsel istek veya libido yaşadığı bir durumu ifade eder. Bu kişiler cinsel aktiviteye veya cinsel düşüncelere karşı sınırlı bir ilgi gösterirler. Hipoaktif cinsel istek bozukluğu, kişinin cinsel isteğinin bir dönem boyunca sürekli olarak azalması veya yokluğu olarak tanımlanır.
- İsteğin Aralıklı Olarak Ortaya Çıkması: Bu tür cinsel istek bozukluğu, kişinin cinsel isteğinin belirli dönemlerde, belirli koşullar altında ortaya çıkmasını ifade eder. Kişi bazı zamanlarda cinsel dürtüleri yaşayabilirken, diğer zamanlarda bu dürtüler yok olabilir.
Cinsel istek bozuklukları, fiziksel, psikolojik veya ilişkisel nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Örnek olarak, hormonal değişiklikler, tıbbi durumlar, depresyon, anksiyete, ilişki sorunları ve cinsel travma gibi faktörler bu tür bozukluklara katkıda bulunabilir.
Tedavi genellikle altta yatan nedenlere bağlı olarak değişir. Cinsel terapi, bilişsel davranış terapisi (BDT), cinsel eğitim ve cinsel danışmanlık gibi psikoterapiler sıkça kullanılır. Ayrıca, bazı durumlarda hormon tedavisi veya ilaçlar (örneğin, cinsel isteği artırıcı ilaçlar) da kullanılabilir. Tedavi, kişinin özel ihtiyaçlarına ve semptomlarına göre kişiselleştirilir.
Cinsel istek bozukluğu yaşayan kişilerin, bir sağlık profesyoneli ile iletişime geçmeleri ve uygun tedavi seçenekleri hakkında bilgi almak için destek aramaları önemlidir. Bu tür sorunların tedavi edilmesi, cinsel sağlık ve yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir.